Kahve eski yüzyıllarda Aztek ve Maya uygarlıklarında ilaç olarak kullanılıyordu ve bu durum ilerleyen zamanlarda kahvenin pek çok hastalığa iyi gelmesinin ispatlanmasıyla günümüzde de devam ediyor. Düzenli olarak kahve tüketmek, miktarı abartmadığınız sürece çok faydalı. Dünyanın en lezzetli kahve çekirdeklerinden üretilen Coffee Beans ürünlerini ülkenin her yerindeki kahve tutkunlarına, evrensel kalite standartlarında ulaştırmanın yanında kahve hakkında ilginç içeriklerle karşınıza çıkmaya da devam ediyoruz. İşte Coffee Beans’ten güne kahve ile merhaba demek için 8 sebep…

Enerji Toplamanıza Yardımcı Olur

Yeni güne enerjik başlamanın en geçerli yolu olan kahve özellikle sabah yataktan kalkmayı sevmeyen insanlar için tam bir kurtarıcı. Sabahları uyanmak ve ayılmak neredeyse bir işkence. Böyle zamanlarda bir fincan kahve, yorgunluk hissinden kurtulmanıza ve yeni güne enerjik bir başlangıç yapmanıza yardımcı oluyor. Kahve içerisinde bulunan kafein, merkezi sinir sistemimizi uyararak algımız ve bilincimizde canlanmaya yol açıyor. Sabah içtiğiniz kahvedeki kafein, gün boyunca hafıza ve reflekslerinizi canlı tutuyor.

Fazlalıklarınızı Atmayı Kolaylaştırır

Klinik deneyler kahvenin kilo verme süreçlerine yardımcı olduğunu kanıtlıyor. Kafein insan metabolizmasını %3 ve %11 oranında hızlandırıyor ve bu sayede bedenin yağ yakma hızı da yükselmiş oluyor. Üstelik bir fincan filtre kahvede sadece iki kalori bulunması kahvenin hiçbir şekilde kilo almaya neden olmaması sonucunu beraberinde getiriyor.

Fiziksel Gücünüzü Arttırır

Kahvenin insan bedeni üzerindeki etkilerinden biri de fiziksel gücü arttırma özelliği. Kişiye zindelik ve güç kazandıran kafein, özellikle spor öncesinde tüketildiğinde kişinin performansı üzerinde olumlu etkiler yapar. Bununla birlikte spor veya yoğun efor sarf edilen aktivitelerin ardından oluşabilecek kas ağrılarını büyük ölçüde engeller.

İhtiyaç Duyduğunuz Bazı Vitaminleri Sağlar

Kahve çekirdekleri içerisinde potasyum ve magnezyum elementlerinin yanı sıra pek çok vitamin ve faydalı besin maddesi de bulundurur. Günün başlangıcında içeceğiniz bir fincan kahve, bedeninizin günlük B12 gereksiniminin %11’ini, Potasyum ihtiyacının %3’ünü, B5 vitamini gereksiniminin %6’sını ve B3 vitamini ihtiyacının %2’sini karşılar niteliktedir.

Depresyonla Mücadelenize Destek Olur

Ne yazık ki 21.yy insanının en büyük problemlerinden biri depresyon ve bununla savaşmak için kahve iyi bir yardımcı. En basitinden uyanıp yataktan çıkmak istememek bile bir depresyon belirtisi olabilir. Ancak güne kahveyle başladığınızda kendinizi zinde hissedersiniz ve yaşam kaliteniz artarken stresiniz de buna bağlı olarak azalır. Kahve tüketen insanların depresyona girme eğiliminin daha düşük olduğu, Harvard Üniversitesi’nde yapılan araştırmalar sonucu tespit edilmiştir.

Parkinson ve Alzheimer’dan Korunmanıza Katkı Sağlar

Parkinson ve Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklar ne yazık ki bilim insanlarının henüz çare bulamadığı problemler. Tedavi etmek mümkün olmasa da önleyici tedbirler mümkün. Bunlardan biri de sabahları bir fincan kahve içerek güne başlamak. Düzenli olarak kahve içen insanların Parkinson’a yakalanma olasılığı yüzde 32 ila yüzde 60 oranında azalıyor.

Bağışıklığı Güçlendirir, Hastalıklara Karşı Dirençli Kılar

Yapılan akademik çalışmalar sonucunda kahve içme alışkanlığı bulunan insanlarda erken ölüm riskinin kayda değer bir ölçüde azaldığı saptandı. Ancak bunun anlamı günde 10 fincan kahve içmenin sizi ölümsüz yapacağı değil. Önemli olan kahveyi kararında ve ölçülü biçimde tüketmek. Erken ölüm riskini azaltması kahvenin bağışıklık sistemini güçlendirmesi ile ilgili. Karaciğer, kalp, sindirim sistemi ve akciğer için faydalı bir içecek olan kahveyi taze ve doğal öğütülmüş haliyle tüketmeli. Suda çözünen granül kahvelerden uzak durmak sağlığınız için daha faydalıdır.

Hafızayı Güçlendirir

Kahvenin kısa süreli de olsa hafızayı kuvvetlendiren bir etkisi vardır. Edinilen bilgilerin öncelikle kısa süreli belleğe alınması ve bir saatin ardından uzun süreli belleğe aktarılması durumu hepimizin malumu. Kahve eşliğinde yapılan çalışmada edinilen bilgilerin kalıcı belleğe ulaşması daha kolay oluyor.